Sperm Azlığı, Hareket Azlığı


Yukarıdakilerin hepsi yaprak değil mi? Sperm tahlilinde baktıklarımızın da hepsi spermatozoa...

Sayılarına bakıyoruz. Azsa oligozoospermi...
Hareketlilik oranlarına bakıyoruz. Azsa astenozoospermi...
Şekillerine bakıyoruz. Anormal şekilliler çoksa teratozoospermi...

Hepsi birden varsa oligo-asteno-terato-zoospermi... Yani OAT...

Erkek üreme fonksiyonu hakkında bu kriterlere bakarak bir öngörüde bulunmaya çalışıyoruz. Ama, kelimenin tam anlamıyla "öngörü". Çünkü, çoğu kez bu özelliklerini beğenmediğimiz spermin içinden bir tanesi çıkıp dölleme işlemini gerçekleştirebilirse sorun bitmiş oluyor. Bu yüzden sonunda mahcup olmayı da akla getirip, sperm tahlilini yorumlarken dikkatli konuşmak gerekli... Üstelik, bu konulardan tam not alabilmiş bir spermin dölleme yeteneğinin bir garantisinin olmadığını da hem kendi tecrübelerimizle gözlemleyebiliyoruz, hem de bilimsel çalışmalar gösteriyor.

Bir yandan spermin dölleyebilme yeteneğinin gerçek anlamda ölçülemiyor olması, öte yandan çok az hastada nedene yönelik tedavinin mümkün olması nedeniyle yardımla üreme teknikleri çoğu zaman gidilecek tek yol olarak karşımıza çıkıyor. Her ne kadar, hangi hastada aşılama, hangisinde IVF, hangisinde ICSI uygundur diye yapay bir ayırım için çalışıyorsak da, çoğu kez böyle bir gayret zorlamalı bir sınıflama olmaktan çok da öteye geçemiyor.

Sonuçta pek de uğraşmıyoruz. Başka neden bulamıyorsak, ha açıklanamayan infertilite deyip Tüp-Bebek tedavisine geçmişiz, ha hafif erkek subfertilitesi deyip geçmişiz... Yapabileceklerimiz değişmediğine göre pek de haksız sayılmayız değil mi?

Aşağıdakilerin hepsi de penguen değil mi? Bize göre hepsi bir... Ama, onlar binlercesinin arasından kendi yavrularını bulup tanıyorlar. Nasıl ki bu fotoğraflardan bakıp hangisi hangisinin yavrusu olduğunu tanıyamıyorsak, sperm hücrelerine bakıp en sağlam, taşıdığı genetik yapı en mükemmel olanı da ayırt edemiyoruz. Teşbihte hata olmaz demişler.